Teknik Direktörümüz Fatih Terim, UEFA Avrupa Ligi’nde 3-1 kazandığımız Neftçi karşılaşmasının ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Oyunun tamamında Galatasaray hakimiyeti olduğunun altını çizen hocamız, “Oyunun kontrolü devamlı bizdeydi. Özellikle ilk yarı iyi bir başlangıç yaptık. Hem rakibi oynatmayıp hem de pozisyon üstüne pozisyon bulduk. Onun verdiği bir rahatlık olabilir. Hafta sonu oynayacağımız maçı düşünmüş olabilirler. Memnunum oyuncularımdan. İyi mücadele ettiler. Bol da pozisyon bulduk. Bir tane ölü toptan bir gol yedik onun dışında turu garantileyecek bir oyun tarzını ortaya koydular. Belki hafta sonunu düşündüler, belki nasıl olsa kazanırız dediler ama mücadeleden memnunum.” diye konuştu.
Gaziantep maçına göre sahaya sürdüğü farklı kadroyu yorumlayan hocamız, uzun maratonda bu değişiklikleri zaman zaman yapacaklarını belirterek, “Dört kişinin dinlenmesini düşündük. Üç de değişiklik hakkımız var. Takımın yüzde 70’i eder. Bazılarının oynamaya ihtiyacı var. Luyindama gibi. Luyindama’nın kalmasını istedik. Marcao ve Sarrachi’yi de devam ettirdik. 6-7 tane oyuncumuz nispeten dinlenmiş oldu. Bunu zaman zaman yapmak zorundayız. Doğru rotasyon önemli. Bugün doğru oldu. Diğer arakadaşlarımızın da ne kadar hazır olduğunu görmüş olduk. Mesele bugün turu geçip evimize gitmekti. Kazasız belasız bir maç oldu. Kimsenin ağır bir sakatlığı yok. Şu saat yeni bitti maç. Sabaha karşı İstanbul’a varacağız. Hemen sabah bir antrenman yapıp, cumartesi günü kampa girerek pazar maç yapacağız. Hiç kolay değil bunlar. O yüzden bu değişiklikleri ihtiyacımız var.” ifadelerini kullandı.
Neftçi’nin Galatasaray’a karşı iyi mücadele verdiğini ancak takımımızın galip gelmesinin sürpriz olmadığını dile getiren Teknik Direktörümüz Fatih Terim, “Neftçi iyi bir takım. İyi mücadele ediyor. Yüksek tempoda cevap verdiler bize. Kutluyorum, başarılar diliyorum. Bizim onlardan daha iyi olmamız, oyunu kontrol etmemiz kadar doğal bir şey yok. Başka bir netice olsa sürpriz olurdu. Bizim yenmemiz sürpriz değil. Dişli bir takım bulduk karşımızda. Başarılar diliyorum Neftçi’nin komandolarına.” yorumunu yaptı.
Azerbaycan’ın konukseverliğinin eşsiz olduğunu dile getiren hocamız, “Azerbaycan’ın misafirperverliğine çok teşekkür ediyorum. Her geldiğimizde burada bize çok güzel ağırlıyorlar. Kardeş Azerbaycan’dan kardeşçe ayrılıyoruz. Onlar zaten bizim candaşımız, kardaşımız. Bugün benim teknik direktör olarak 500. maçım. Bunu kelimelerle anlatmak çok zor. Ne kadar gururlu olduğun anlatamam, söyleyemem. En kısa tanım şu olabilir. İyi ki hayatımda Galatasaray var. Avrupa’da da 100. galibiyet. İkisi bir araya denk gelmiş. Ne kadar gurur duysam az. İkisi bir araya gelmiş. Söylerken basit gibi gelebilir; ama bunlar kolay rakamlar değil.” dedi.
İkinci yarının başında kalemizde gördüğümüz golün takımı uyandırabilmiş olabileceğini dile getiren hocamız, “Duran toptan yediğimiz gol bizi uyandırmış olabilir. Belki 1-0’lık skoru devam ettirsek böyle olmayabilirdi. Önemli olan oyun anlayışımızı ve sahaya yansıttığımız mücadele için, bu uzun yolda birlikte oynama kültürünü kazanmak öncelikli amacımız. Girenin çıkanın fark etmemesi için hangi anlayışla hareket ediyoruz, herkesin bu kültürü öğrenmesi uzun vadede başarılarımız için önemli rol oynayacak. Esas amacımız buydu. Nitekim oyunun her bölümünde buna dönüş yapıldı. Bazen goller de uykudan uyandırabilir bizi. Tekrar eski halimize döndük. Golü çabuk bulmamız da oyunun erken kopmasına sebep oldu. Beraberce oynama kültürünü geliştirmemiz ve bu alışkanlığı sürdürmemiz lazım.” ifadelerini kullandı.
Neftçi takımından ziyade saha içinde Galatasaray’ın oyun düzenine yoğunlaştığını dile getiren hocamız, zamanında Jesse Sekidika’nın Netfçi tarafından alınmadığını dile getirerek, “Rahat seyrettiğim bir maçtan sonraki düşüncelerimi ifade etmiştim. Bugün kendi takımına konsantre oldum. Neftçi’den kimseyi görecek halim yoktu. Kendi takımımın pozisyonları, durdukları yerlere konsantre oldum. Jesse sizde denenmiş, biz beğendik. Olur bunlar. Bazen beğenmezsiniz, kısa sürede gelişir. Genç oyuncular için erken karar vermemek lazım. Değişimleri ve gelişimleri olacağı için beklemekte yarar var. Biz beğendiğimiz için aldık. İnşallah daha iyi olacak.” şeklinde konuştu.
UEFA Avrupa Ligi’ndeki yeni rakibimiz Hajduk Split’in köklü bir takım olduğunu dile getiren Teknik Direktörümüz Fatih Terim, “Hajduk Split maçının bir devresini otelde seyrettim. Maçın kalanını soyunma odasında seyrettim. Genelde diğer rakipten çok daha iyiydi. Çok eski ve tarihi önemi olan bir kulüptür Hajduk Split. Neticede dünya futbolunda yeri olan ismi olan ülkenin bir takımı. Dikkat etmemiz gerekecek. Kendi seyirci avantajımız da var diyemiyoruz. Her maç her şeye açık. Bir pandemi dönemi geçiriyoruz. Arkadaşlarımla beraber döner dönmez daha rahat bir analiz yapacağız. Aşağı yukarı Hajduk Split’in geleceğini biliyorduk. Diğer takımdan önde bir takımdır. İnanıyorum ki Ali Sami Yen’de geçeceğiz turları. İlk hedefimiz gruplara kalmak, ondan sonrasına hayırlısıyla bakarız.” dedi.
Teknik Direktörümüz Fatih Terim, “Hepinize şahsıma, oyuncularıma, kulübüme , ülkeme gösterdiğiniz o güzel duygulardan ötürü teşekkür ediyorum. Hepiniz bizi kardeşçe ağırladığınız, kardeşçe de yolcu ediyorsunuz. Çok teşekkürler. Allah yolunuzu açık etsin. Hepinize saygılar ve selamlar.” sözleriyle basın toplantısını açıklamalarını sonlandırdı.
Galatasaray